1
Doğuştan İşitme Engelli Ecrin, Şahinbey’in Desteğiyle Hayata Kulak Verdi
Gaziantep’te yaşayan doğuştan işitme engelli 7 yaşındaki Ecrin Oygur, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’nun temin ettiği işitme cihazı sayesinde ilk kez duymanın mutluluğunu yaşadı.
Gaziantep’te yaşayan doğuştan işitme engelli 7 yaşındaki Ecrin Oygur, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’nun yardımıyla yeni bir hayata adım attı. Ecrin Oygur, Başkan Tahmazoğlu’nun temin ettiği işitme cihazı sayesinde ilk kez duymanın mutluluğunu yaşadı.
İlk hayata kulak verdi, okulunda derece yaptı
Ecrin Oygur, işitme cihazıyla duymaya başlamasının ardından eğitim hayatında da büyük bir başarı gösterdi. Okulunda derece yapan Oygur, azmi ve başarısıyla hem ailesini hem de öğretmenlerini gururlandırdı. Ecrin’in ailesi, kızlarının hayatını değiştiren bu anlamlı destek için Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’na teşekkürlerini iletti. Başkan Tahmazoğlu ise Ecrin’in başarısının kendilerini çok mutlu ettiğini belirterek, ihtiyaç sahibi çocukların her zaman yanında olacaklarını vurguladı.
“Kızımın hayatı olumlu yönde çok değişti”
Desteklerinden dolayı Şahinbey Belediyesi’ne teşekkür eden anne Filiz Oygur, “Kızım hiç duymuyordu. Yüzde 100 işitme engelli. Ameliyat yaptırdık bir cihaz bize verdiler. Dört yıl boyunca onu kullandık. O bozuldu. 3 günde bir 85 TL’ye pil alıyorduk. Bin 250 TL’ye kablosunu satın alıyorduk. Bu durum bana çok zor geliyordu. Depremden sonra bize imkan sağladılar. 16 bin TL para istendi. Bizim o parayı verecek gücümüz yoktu. Şahinbey Belediyesi’ne gittim. Belediye Başkanımız Mehmet Tahmazoğlu, 16 bin TL’yi ödeyerek bize destek oldu. Şu an kızım okula gidiyor. Kızımın hayatı olumlu yönde çok değişti. Kızım çok şükür duyuyor ve konuşuyor. Sınıfını 1’inci olarak bitirdi. Bize yardım ettiği için Mehmet Tahmazoğlu’na teşekkür ediyorum” dedi.
“Kızım artık kenedini ifade edebiliyor”
Kızının sosyal hayatında olumlu değişikliler olduğunu da söyleyen anne Oygur, “Kızımın cihazdan önce davranışı çok kötüydü. Kendini ifade edemezdi. Cihazdan sonra çok uysallaştı. Evde en akıllı çocuğum Ecrin. Kızım artık kenedini ifade edebiliyor. Öğretmeniyle çok rahat konuşuyor” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Ecrin Oygur Gaziantep İşitme Cihazı Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45
2
Engelli Araçları Tamir Ve Bakım Atölyeleri Hizmete Açıldı
Afyonkarahisar Valiliği himayelerinde İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen proje kapsamında Şehit Yunus Çiçek Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile Gazi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi bünyesinde oluşturulan Engelli Araçları Tamir ve Bakım Atölyelerinin açılışı Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı’nın katılımıyla yapıldı.
Afyonkarahisar Şehit Yunus Çiçek Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde düzenlenen açılış programıyla hizmete giren atölyelerde, engelliler araçlarının tamirini ve bakımlarını ücretsiz olarak yaptırabilecek. Programda konuşan ve meslek liselerini ihtiyaç duyulan her anda yanlarında gördüklerini söyleyen Vali Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, “Engelli bireylerden bu konuda yoğun talep alıyorduk. Araçların tamiratının zor olduğunu ve çoğu zaman il dışında yaptırmak durumunda kaldıklarını bizlere iletmişlerdi. Meslek liselerimiz bu tamiratı yapabilir mi derken bugün bu aşamaya geldik. Meslek liselerimiz şimdiye kadar verdiğimiz her işi, her görevi layıkıyla yerine getirdiler” dedi.
Pandemi ve depremde özveri ile görev yaptılar
“Pandemi sürecinde, deprem sürecinde ve her türlü ihtiyaç anında başarıyla, özveriyle görev yaptılar” diyen Vali Yiğitbaşı, “Ben tüm öğrenci, öğretmen ve idarecilerimizi tebrik ediyor, aynı zamanda da her birine teşekkür ediyorum. Tüm engelli bireylerimiz artık araçlarını tamir ederken aynı zamanda bakım da yaptırabilecekler. Destekleri nedeniyle Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO)’na teşekkür ediyorum. Bu şekilde birlik ve beraberlik içerisinde hayata geçireceğimiz nice güzel projelere de örneklik teşkil etmesini diliyorum. Hayırlı olsun” dedi.
Vali Yiğitbaşı’nın konuşmasının ardından atölyelerin açılışı yapıldı. Atölyede incelemelerde bulunan Vali Yiğitbaşı, engelli bireylere verilecek hizmetler ve işlem aşamaları konusunda bilgi aldı.
Kaynak: Sabah.com.trAfyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı Engelli Araçları Tamir ve Bakım Atölyeleri kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45
3
Engellilerin Talebi Erişebilirlik Kanunu
Emre Şimşek, doğuştan engelli. Tesbih satarak geçiniyor çünkü engelli ücreti yetersiz. Ulaşımda büyük zorluklar yaşadığını belirtiyor, kolaylık istiyor. Engelsiz Çağ köşe yazarımız Uğur Becerikli, ertelenen Erişebilirlik Kanunu’nun uygulanmasını istedi
Kanser teşhisi konan annesiyle birlikte yaşayan 28 yaşındaki Emre Şimşek, İstanbul’un çeşitli yerlerinde tesbih satışı yaparak geçimini sağlamaya çalışıyor. Hayatın pahalanmasıyla aldığı engelli ücreti ise yetersiz hale gelmiş durumda.
Şimşek ile Taksim meydanında buluştuk. “Engellilerin okuyabilmesi için okullarda hem gerekli şartlar yoktu hem de ailenin sürekli taşıması, ilgilenmesi gerektiği için zordu” diyen Şimşek, ortaokuldan sonra okuyamadığını belirtti.
Vatan Partisi İstanbul Engelliler Bürosu Başkanı, Aydınlık Gazetesi Engelsiz Çağ köşe yazarımız Uğur Becerikli de engellilerin ulaşım ve eğitim sorunlarına yönelik çözümü açıkladı.
‘5 yıldır tesbih işiyle uğraşıyorum’
Emre Şimşek sözlerine tesbih satma işine nasıl girdiğini anlatarak başladı. Şimşek şöyle konuştu, “Annem eskiden merdiven silerek evi geçindiriyordu. Bir gün annem iş yerinden ışıklı anahtarlık ürününü getirdi ve onu satmaya başladım. Araya pandemi girince işler durdu. O anahtarlık işi olmadı. Sonra çok sevdiğim bir abim vasıtasıyla tesbih işine girdim. Yaklaşık 4,5 yıldır da tesbih işiyle uğraşıyorum.
“Belirli bir süre zarfında satışı yapılacak ürünleri biriktiriyorum. Sonra Haftada da 2, 3 defa kargoya gidiyorum, satışı gerçekleştiriyorum. Bazen belli noktalarda görüşüp, satışı gerçekleştiriyorum. Bazı noktalara ulaşmakta zorlanıyorum. Engellilere ulaşımda daha fazla kolaylıklar sağlanmalı.”
‘Anneme kanser teşhisi kondu’
“Aslen Sivaslıyım. Ailem İstanbul’a göç etmiş, 3 yaşında buraya geldim. 25 yıldır da İstanbul’dayım. Benden büyük 5 kardeşim var. En küçükleri benim. Onlar benim gibi değiller. Ben doğuştan engelliyim. Engelli olduğum için çocukluğum zor geçti. Ortaokula kadar okuyabildim. Engellilerin okuyabilmesi için okullarda hem gerekli şartlar yoktu hem de ailenin sürekli taşıması, ilgilenmesi gerektiği için zordu. Ama her zorluğun bir kolaylılığı vardır. Zamanla bu zorluğu aştım.
“Annem ve babam 11, 12 yıldır ayrılar. Babam köyde. Annem ise burada bizimle birlikte yaşıyor. Bundan bir buçuk, 2 yıl önce annemi kalp krizi şüphesiyle, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne götürdük. Yapılan tetkiklerde annemin midesinde delinme ve kalın bağırsağında tümör çıktı. Çeşitli ameliyatlar geçirdi. Geçen hafta gelen son patoloji sonuçlarıyla birlikte, kedisine 2. evre kolon kanseri teşhisi kondu. 1 Ağustos’ta tekrar Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesine gideceğiz, daha sonra tedavi sürecine başlayacaklar.“
‘Fiyatı 90 tl’den başlıyor’
“İlk tesbih satmaya başladığımda 35 liradan satmaya başlamıştım. Son zamlardan ve ekonomik şartlardan dolayı fiyatı arttırdım. (Kargo ücretleri vs.) Şu anda 33’lü tesbih 90, 99’lu tesbih 150 TL. Sosyal medyayı aktif kullanıyorum. Genelde Twitter’dan işler geliyor. Her sektörde olduğu gibi zorluklar var. Alan da almayan da sağ olsun.”
‘Belediyeler çözmeye bir yerden başlamalı’
Uğur Becerikli engellilere yönelik ulaşım ve eğitim sorunun yıllardır ertelenen erişebilirlik kanunun uygulanmasıyla çözülebileceğini belirterek şöyle konuştu:
“Yıllardır ötelenmiş olan Erişebilirlik Sorunu maalesef her alanda boy göstermektedir. En belirgin olanları bilindiği gibi ulaşım, eğitim ve yapısal olanlardır. Büyükşehir ve ilçe belediyeleri ötelenmiş olan bu soruna artık bir yerden başlamalıdır. Yıllar önce çıkarılmış olan yasa ertelene ertelene maalesef bu zamana kadar (2024) gelmiş durumda.
22.06.2023 tarihinde Anayasa mahkemesi almış olduğu karar ile Erişebilirlik kanununun uygulanması gerektiğini ve çok fazla erteleme yapıldığından, artık erteleme olmayacağına hükmetmiştir. Bu doğrultuda yerel yönetimler yıllardır sağlamadıkları erişebilirliği yapmak zorunda kalmışlardır. Ülkemizde erişebilirlik sorunu ortadan kalktığında ulaşım ve eğitim sorunu da ortadan kalkmış olacak.”
8 yıl erteleme talebini mahkeme reddetti
Erişebilirlik kanuna ilişkin belirlenen sürenin uzatılması yaşam hakkı, özel hayata saygı hakkı, eğitim hakkı ve çalışma hakkını ihlal ettiği ve Anayasa’ya aykırı olması nedeniyle reddedildi.
İşte o mahkeme kararı:
“5378 sayılı Kanun’un 2. ve 3. maddelerinde umuma açık hizmet veren her türlü yapılar ve açık alanlar ile toplu taşıma araçlarının engellilerin erişebilirliğine uygun hâle getirilmesi zorunlu kılınmıştır. Ancak bu yerlerin engellilerin erişebilirliğine uygun hâle getirilmesi için bir geçiş süreci öngörülmüştür.
“Bununla birlikte 6353 sayıl Kanun’un 34. maddesiyle ihdas edilen geçici 3. maddesinin altıncı fıkrasının üçüncü cümlesinin ilk hâlinde belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilebilmesi için iki yılı geçmemek üzere ek süre verilebileceği hükme bağlanmıştır.
“7252 sayılı Kanun’un 7. maddesiyle bu süre “üç yıl” şeklinde yeniden düzenlenmiş, 7333 sayılı Kanun’un 15. maddesiyle süre “dört yıl” olarak tekrar belirlenmiştir. Son olarak dava konusu kuralla anılan cümlede yer alan “…dört yılı…” ibaresi “…sekiz yılı…” şeklinde değiştirilmiş, bu yolla gerek geçici 2. maddede gerekse geçici 3. maddede geçiş süreci için öngörülen sürelerin kanuni düzenlemeler ile birçok defa uzatılması yoluna gidilmiştir.”
“Dava dilekçesinde özetle; kuralla belirlenen sürenin uzatılmasının devlete yüklenen engellilerin korunmalarını ve toplum hayatına uyumlarını sağlayıcı tedbirlerin alınması şeklindeki pozitif yükümlülüğe aykırı olduğu, sosyal devlet ilkesi ile eşitlik ilkesini ihlal ettiği, devletin sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirme yükümlülüğüne aykırılık oluşturduğu, bu yükümlülüklerin yerine getirilmesi için belirlenen sürenin uzatılmasının yaşam hakkı, maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkı, özel hayata saygı hakkı, eğitim hakkı ve çalışma hakkını ihlal ettiği belirtilerek kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülmüştür.”
Kaynak: Aydınlık.com.trEmre Şimşek Erişebilirlik Kanunu Uğur Becerikli
4
Engelli Öğretmenden Ekstrem Spor Örneği
Antalya’da çocuk felci sonucu yürüme engelli kalan biyoloji öğretmeni Zeynep Kubilay, yamaç paraşütü ve dalış gibi ekstrem sporlarla ilgilenerek engelleri aşıyor. Kubilay, su altının gizemli dünyasını keşfetmek için dalış sporuna başladığını ve engelli olmayan insanların cesaret edemediği şeyleri yapmaktan keyif aldığını belirtiyor.
Antalya’da, 1 yaşında çocuk felci nedeniyle yürüme engelli olan biyoloji öğretmeni Zeynep Kubilay (44), yamaç paraşütü yapıyor, su altına dalıyor. Ekstrem sporların hepsiyle ilgilendiğini belirten Kubilay, biyolog olduğu için su altının gizemli dünyasını hep merak ettiğini, dalış sporuyla bu merakını giderdiğini söyledi. Antalya’da bir lisede biyoloji öğretmeni Zeynep Kubilay, 1 yaşında geçirdiği çocuk felci ile yürüme engelli kaldı. Üniversiteyi okuduktan sonra biyolog olan ve Gaziantep’te öğretmen olarak görev yapan Kubilay, tayininin Antalya’ya çıkmasıyla yüzme sporuyla da ilgilenmeye başladı. Kubilay, lisans aldıktan sonra 2013 yılında katıldığı kadınlar sırt üstü 100 metre yarışında Türkiye üçüncüsü oldu. Aynı zamanda seslendirmeyle de uğraşan Kubilay, burada tanıştığı dalış eğitmeni hocasının tavsiyesi üzerine dalış yapmaya başladı. Ekstrem sporların hepsiyle ilgilendiğini belirten Zeynep Kubilay, biyolog olduğu için su altının gizemli dünyasını hep merak ettiğini, dalış sporu sayesinde bu dünya ile tanıştığını anlattı. Dalış sporunun kendisi için çok kolay olduğunu ifade eden Kubilay, yüzme sporunda derecesi olduğunu, dalış sporundan önce rafting, at binme ve yamaç paraşütü sporuyla ilgilendiğini, birçok engelli olmayan insanın cesaret edemediği şeyleri yaptığını söyledi.
‘Dalmak benim için çok kolay’
1 yaşında çocuk felci sonucu yürüme engelli olan Zeynep Kubilay “Aslında benim yüzme geçmişim var. Yüzme sporcusuydum lisanslı olarak, Seçkin Bey ve arkadaşlarıyla tanışınca da dalış sporunu denemek istedim. Tabii engelliler için dalış sporunu yapmak zor mudur, kolay mıdır bilemiyorum ama sağ olsunlar bu konuda beni cesaretlendirdiler. Ben de denedim dalışı, böyle başladı. Dalmak benim için kolay ama fiziksel engelliler için yollar ve binalar olmadığından buraya ulaşmak zor oluyor. Dalış yapmak düşünüldüğü kadar zor değil ve dünyanın en güzel şeylerinden biri. Aslında hep istediğim bir şeydi. Görüyordum, tabii filmlerde ya da belgesellerde. Su altında başka bir dünya var, ben aynı zamanda biyolog olduğum için çok ilgimi çeken konular bunlar. Dalış yapmayı, su altını keşfetmeyi her zaman çok istiyordum. Beni cesaretlendirince arkadaşlar denedim ve yapmaya devam edeceğim” diye konuştu. Dalış sporunu tüm engellilere önerdiğini belirten Zeynep Kubilay, “Bu tür ekstrem sporlar ve benzeri aktiviteler bende çok farklı duygular oluşturuyor. Sadece dalış sporuyla ilgilenmiyorum, rafting, yamaç paraşütü yapmış bir insanım. Ata da biniyorum, araç da kullanıyorum. Birçok engelli olmayan insanın cesaret edemediği şeyleri yapıyorum. Bunları yapabilmek ayrı bir öz güven veriyor. Hayatın bir parçası olduğunuzu, neler yapabileceğinizi hatırlarken başka insanlara da örnek olabiliyorsunuz. Öğrencilerimi, pek çok şeyi yapabileceklerine dair bu aktivitelerle cesaretlendirebiliyorum” dedi.
‘Su altı eşsiz bir dünya’
Dalış eğitmeni Seçkin Çopur ise “Zeynep Hanım ile seslendirme kursuna gidiyorduk, orada tanıştık. Dalış eğitmeni olduğumdan bahsedince gelmek istedi. Daha önce lisanslı bir yüzücü olduğunu ve ekstrem sporlarla ilgilendiğini söyledi. Ben de dalış sporunu denemek isteyip, istemediğini sordum. Bana dalmak istediğini belirtti. Vücudunun belden üstünü gayet düzgün kullanabiliyor. Dalış yaparken belden aşağısının tutmaması engel değil. O dalışa girerken 2 eğitmen onunla dalışa giriyor. 1 kişi Zeynep Hanım’ın bacakları olurken, diğer eğitmen de önde kontrol ediyor. Su altı eşsiz bir dünya, insanı sakinleştiren ve tekrar hayata bağlayan bir yapısı var. Talihsiz bir olay yaşansa bile bu iyi bir şeyin başlangıcı olabilir. Ben sadece engelli bireylerin değil, herkesin su altının büyülü dünyasıyla tanışmasını tavsiye ederim” ifadelerini kullandı.
Kaynak: DHAAntalya Ekstrem Spor Zeynep Kubilay
5
“Sıcak Havalarda Tansiyon Düşüklüğüne Dikkat Edilmeli”
Sıcak havaların tansiyon düşüklüğüne yol açtığını belirten İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Muhammet Bilici, “Özellikle yaz aylarında sıcak havanın etkisiyle vücutta su kaybı fazla olmaktadır, bu durum damarlarda da genişlemeye yol açar. Bu nedenle tansiyon düşüklüğü çok sık görülmektedir” dedi.
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Muhammet Bilici, aşırı sıcaklarda görülebilen tansiyon düşüklüğü hakkında bilgiler verdi. Tansiyon düşüklüğünün tanımını yapan Uzm. Dr. Bilici, “Tansiyon düşüklüğü veya hipotansiyon, dolaşım sistemi içindeki basıncın düşük olduğu bir durumdur. Normal kan basıncı 120/80 mm/Hg civarındadır. Hipotansiyon, kan basıncı değerlerinin normalin altına düştüğü durumlarda meydana gelir. Hastanın tansiyon değerleri 90/60 mm Hg veya daha düşük olduğu durumlarda daha şiddetli belirtiler gözlenebilir. Hastalar tansiyon düştüğü zaman baş dönmesi, baş ağrısı, gözde kararma, mide bulantısı, yorgunluk, hızlı ve sığ solunum, solgunluk ve solukluk gibi şikâyetler yaşayabilirler” diye konuştu.
“Tansiyon düşüklüğünün sebepleri”
Tansiyon düşüklüğünün nedenleri arasında birçok farklı sebep olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Bilici, “Vücudun uzun süre susuz kalması, hareketsiz kalmak, uzun süre yatalak pozisyonda olmak, yanlış diyet yapmak, sağlıksız beslenmek, bazı hipertansiyon ilaçları, kalp yetmezliğinde kullanılan ilaçlar, idrar söktürücü ilaçlar, sıcak havada uzun süre kalmak tansiyon düşüklüğünün en sık görülen nedenleri bu nedenler arasında sayılabilir. Vücutta kan kaybı olan durumlar ve hamilelikte de düşük tansiyon sık görülebilmektedir. Bunun dışında, ortostatik hipotansiyon, Parkinson hastalığı gibi bazı hastalıklarda da tansiyon düşüklüğü olmaktadır” şeklinde konuştu.
“Sıcak havalar tansiyon düşüklüğüne neden olabilir”
Sıcak havaların tansiyon düşüklüğüne neden olduğunu belirten Uzm. Dr. Bilici, “Özellikle yaz aylarında sıcak havanın etkisiyle vücutta su kaybı fazla olmaktadır, bu nedenle damarlarda da genişleme olduğundan tansiyon düşüklüğü çok sık görülmektedir” dedi.
“Tedavi yolları”
Tansiyon düşüklüğünün tedavisinde altta yatan temel nedene göre ve durumun ciddiyetine göre farklı tedbirlerin alınabileceğini belirten Uzm. Dr. Bilici, şunları söyledi: “Öncelikle hastanın pozisyonu hemen sırtüstü yatar hale getirilip sonrasında ayaklar kalp hizasının üstüne kadar yükseltilmelidir. Bu şekilde hipotansiyona bağlı bayılma ve bilinç kaybı gibi durumların önüne geçilmiş olacaktır. Dehidrasyon (vücudun fazla su kaybetmesi) denilen durumda yeterli miktarda sıvı almak, tansiyonu yükseltmeye yardımcı olabilir. Bulantı-kusma veya ishal gibi durumlarda kaybedilen sıvılar yerine konmalıdır. Tansiyon düşük olan bazı kişilere fazla tuz içeren bir diyet önerilebilir çünkü tuz kan hacmini artırarak damarda bulunan suyu da tutarak tansiyonu yükseltebilir. Ancak bunu yaparken de yakın tansiyon takibi yapılması gerekmektedir. Aksi takdirde aşırı tuz alımı hipertansif ataklara neden olabilmektedir. Hastanın tansiyon düşüklüğü tuz alımı, sıvı alımı ve pozisyon değişikliğine rağmen devam ederse damardan serum fizyolojik gibi sıvı yüklemesi yapılması gerekebilir.”
“Ağır yemeklerden uzak durulmalı”
Hastaların aniden ayağa kalkmak gibi pozisyon değişikliğine bağlı tansiyon düşmesine neden olan durumlara dikkat etmesi ve yavaş hareketler yapması gerektiğini dile getiren Uzm. Dr. Bilici, “Kompresyon çorapları giymek, kanın alt bacaklarda birikmesini önleyerek daha iyi dolaşımı sağlar ve bu da tansiyonu yükseltebilir. Alkol tüketimini sınırlamak veya kaçınmak gereklidir. Ağır yemeklerden kaçınmak önerilir. Fazla yemek yemek de tansiyonu düşürebilir. Bu nedenle aşırı yemekten uzak durulmalıdır. Tansiyon düşüklüğü durumlarında kafein içeren yiyecek ve içeceklerin tüketilmesi de tansiyonu yükseltmeye yardımcı olabilir. Bacak bacak üstüne atmamak da yapılacak önlemler arasındadır. Kişinin kullandığı ilaçlar da tansiyon düşüklüğüne yol açabilir. Bu nedenle bu ihtimali düşünüp doktoruna başvurarak ilaçlarının yeniden düzenlenmesini sağlayabilir” dedi.
“Böbrek sağlığını olumsuz etkileyebilir”
Düşük tansiyonun farklı hastalıklara neden olabileceğini vurgulayan Uzm. Dr. Bilici, “Hastanın tansiyon düşüklüğü çok ciddi değilse gün içerisinde halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı, baş dönmesi ve gözde kararma gibi sosyal olarak günlük aktivitelerini yapmasına engel olacak derecede şikâyetlere neden olabilmektedir. Eğer tansiyonu ciddi derecede düşükse ve bu durum uzun süre devam ederse, hastanın beynine, böbreğine ve karaciğerine giden kan akımı azalacaktır. Bu durum organlarda hasara neden olabilmekte, hatta hızlıca düzeltilmediği takdirde ölümcül sonuçlara bile neden olmaktadır” açıklamasında bulundu.
“Sıvı miktarı artırılmalı”
Sıcak havalarda bol su tüketmemiz gerektiğine değinen Uzm. Dr. Bilici, “Yaz aylarında aşırı terleme olması nedeniyle günlük tüketilen sıvı miktarımızı artırılmalıyız. Hatta bu sıvıların dengeli elektrolit bakımdan zengin olması (tuzlu ayran, doğal maden suları vs. gibi) önemlidir” dedi.
“Risk altında olan bireyler”
Tansiyon düşüklüğü konusunda risk altında olan bireylerden bahseden Uzm. Dr. Bilici, “İleri yaş grubunda olan 65 yaş üstü bireyler, hamileler, diyabet, hipertansiyon ve kalp yetmezliği olan hastalar ve kronik ilaç kullanan hastalar risk altındadır. Uzun süre aynı pozisyonda oturan ve masa başı çalışan kişiler de tansiyon düşüklüğü açısından riskli gruptadırlar” dedi.
“Ani hareketlerden kaçınılmalı”
Kronik tansiyon düşüklüğü olan hastaların tedavide nasıl bir yol izlemesi gerektiğini anlatan Uzm. Dr. Bilici, şunları söyledi: “Hastanın kronik tansiyon düşüklüğü varsa muhakkak bir doktor muayenesi ve detaylı kan tahlillerini yaptırması gerekmektedir. Eğer altta yatan bir hastalığı yoksa ve kullandığı ilaçlara bağlı bir tansiyon düşüklüğü yoksa hastanın gün içinde sıvı tüketimine dikkat etmesi ve gerekirse tuz alımına dikkat etmesi önerilmektedir. Ani hareketlerden kaçınması ve duruma göre kafein tüketmesi önerilir. Kişinin tansiyonu 90/60’ın altına düştüğü zaman ciddi şikâyetlere neden olabilir. Hatta bu durum uzun sürerse ve tansiyon yükseltilmezse beyne giden kan akımı yeteri oranda olmayacağından ani kalp durması ve ölüm meydana gelebilir.”
Kaynak: İHAİç Hastalıkları Uzmanı Dr. Muhammet Bilici Sıcak Hava Tansiyon kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45
6
Yunusemre Belediye Başkanı Engelli Bireylerin Aileleriyle Buluştu
Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, Yunusemre Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi’nde eğitim gören engelli bireylerin aileleriyle bir araya gelerek sorun ve taleplerini dinledi.
Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, Yunusemre Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi’nde eğitim gören engelli bireylerin aileleriyle bir araya gelerek sorun ve taleplerini dinledi. Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, Belediye Toplantı Salonu’nda Yunusemre Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi’nde eğitim gören engelli bireylerin aileleriyle buluştu. Toplantıya Belediye Başkan Yardımcısı Ali Gök, Sağlık İşleri Müdürü Birsen Öcal ve aileler katıldı. Toplantıda konuşan Başkan Balaban engelli bireylerin ailelerinin yaşadıkları sıkıntıları en aza indirmek için çalıştıklarını söyledi. Belediye Başkanı Balaban, “Engelli bireylere sahip ailelerimiz toplumumuzun örnek insanlarıdır. Çünkü bu ailelerimiz hem mücadeleci hem de tüm zorluklara göğüs geren toplumumuzun önemli bir kesimidir. Her türlü zorlu yaşamlarına rağmen çocuklarına sahip çıkmak için gayret gösteriyorlar. Bu nedenle engelli bireylere sahip ailelerimizin yaşadıkları sıkıntıları öğrenmek ve çözüm üretmek amacıyla bir toplantı gerçekleştirdik. Unutmamalıyız ki hepimiz bir engelli adayıyız. Engelli bireylerimizin ve ailelerinin yaşamlarını kolaylaştırmak, onların toplumda daha aktif ve bağımsız bireyler olarak yer almalarını sağlamak bizim en önemli önceliklerimizden biri. Engelli bireye sahip ailelerimizden gelen geri bildirimler bizim için çok değerli. Bu doğrultuda, Engelsiz Yaşam Merkezi’nde ailelerimizin taleplerini de dikkate alarak yeni projeler üretmek için çalışacağız” diye konuştu.
Ailelerin yaşadıkları sıkıntıları dinledi. Toplantıda, engelli bireylerin aileleri, karşılaştıkları zorlukları ve Engelsiz Yaşam Merkezi’nden beklentilerini Başkan Semih Balaban’a iletme fırsatı buldu. Aileler, özellikle eğitim süreçlerinde yaşanan sıkıntıları ve sosyal destek taleplerini dile getirirken, Başkan Balaban da belediye olarak engelli bireyler ve ailelerine yönelik desteklerin artırılması için çalıştıklarını vurguladı. Toplantı sonunda ailelerle birebir görüşmeler yaparak sorunlarını detaylı bir şekilde anlatırken; Başkan Balaban ve ekibine ilgi ve samimiyetleri için teşekkür etti.
Kaynak: İHAEngelli Aileleri Engelsiz Yaşam Merkezi Semih Balaban Yunusemre Belediyesi kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45
7
Yürümekte Zorlanan Emekli Öğretmen “Özel Ayakkabı Ve Terlik” Üretilmesini İstiyor
Eskişehir’de bacaklarında ağrı ve güçsüzlüğe yol açan “postpolio sendromu” nedeniyle 4 yıl önce mesleğini bırakmak zorunda kalan 49 yaşındaki Mürvet Mızraklı, koltuk değneği ve eşinin desteğiyle yürüyebiliyor.
Memleketi Diyarbakır’da 3 yaşındayken çocuk felcine yakalanan ve bir süre tedavi gören Mızraklı, ilk, orta ve lise öğrenimini bu kentte tamamladı.
Akut çocuk felci atağından yıllar sonra ortaya çıkan bitkinlik, atrofi, kas ve eklemlerde ağrı ile sonradan baş gösteren ve kas güçsüzlüğü olarak bilinen “postpolio sendromu” rahatsızlığı da gelişen Mızraklı’nın 17 yaşında sarkan sağ ayak bileği donduruldu.
Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümünden mezun olduktan sonra 2003’ten itibaren Rize, Bilecik ve Eskişehir’de felsefe grubu öğretmenliği yapan Mızraklı’nın, ayak kaslarındaki erimeden dolayı mesleki hayatı olumsuz etkilendi.
Mesleki hayatı boyunca koltuk değnekleriyle derslere giren Mızraklı, rahatsızlığı had safhaya ulaşınca 2020 yılında Tayfur Bayar Anadolu Lisesinde görevliyken 17 yıllık mesleğinden emekliye ayrıldı.
Koltuk değneği ve eşi Hüseyin Mızraklı’nın desteğiyle yürüyebilen Mızraklı, rahatsızlığı nedeniyle sadece içi dolgulu, hafif eğimli düz taban ayakkabı ve terlik giyebiliyor. Özel yapım bir çift ayakkabı ve terliğini 3 yıldır kullanan Mızraklı, eskimeye yüz tutan bu ürünlerin yerine yenilerini temin edemiyor.
Emekli öğretmen Mürvet Mızraklı, AA muhabirine, mesleğini, çocukluğunda derslerine giren öğretmenlerinin sevecen, ilgili yaklaşımlarından dolayı tercih ettiğini söyledi.
Meslek hayatı boyunca çok sayıda öğrenci yetiştirdiğini belirten Mızraklı, “İlk tayinim Rize’nin Derepazarı ilçesine çıktı. Daha sonra sırasıyla Bilecik ve Eskişehir’deki çeşitli okullarda görev yaptım. Öğrencilerimi çok özlüyorum. Sosyal medya üzerinden takip ettiğim öğrencilerimle iletişim kuruyorum.” dedi.
“Yetkililerden, sivil toplum kuruluşlarından yardım eli bekliyorum”
Koltuk değneğiyle ayakta duramaz hale gelmesi nedeniyle emekli olduğunu anlatan Mızraklı, kas kaybından ayak şeklinin gitgide bozulduğunu, normal ayakkabı ve terlikleri giyememeye başladığını dile getirdi.
Ayak kasları için elverişli olan özel yapım birer çift ayakkabı ve terliği 3 yıldır kullandığını ifade eden Mızraklı, “Ayaklarım deforme olduğu için ayakkabının düz taban ve belli bir eğime sahip olması gerekiyor. Bursa’da bu ayakkabı ve terliklerin üretimini yapan fabrika talep azlığı nedeniyle üretimi sonlandırmış. Bu ürünlerin tekrar üretilmesini istiyorum.” diye konuştu.
Mızraklı, internetten ulaştıkları firmalarda bu özelliklere sahip olanları bulamadıklarını aktararak, şunları kaydetti:
“Daha önce piyasadaki ayakkabı ve terlikleri rahat bir şekilde kullanabiliyordum ancak ayak şeklim deforme olduğu için her tür ayakkabı ve terliği giyemiyorum. 3 yıl öncesine kadar iyiydi ama bu süreçte ayaklarım deforme oldu, bozulmaya devam etti. Zaman gelecek, şimdi kullandıklarımı kullanamaz hale geleceğim. O zaman yürüyemeyeceğim, en basitinden hastaneye bile gidemeyeceğim. Bu, terlik için de geçerli. Ne kadar dayanabilirim, nasıl mücadele edebilirim bilmiyorum ancak bununla yaşamayı öğrenmeye çalışıyorum. Günün çoğunu evde geçirdiğim için terlik ihtiyacım daha fazla. İmalatçıların benim durumumda olan insanları da hesaba katarak üretimlerini ona göre yapmalarını diliyorum. Yetkililerden, sivil toplum kuruluşlarından yardım eli bekliyorum. Çaresiz bir durumdayım.”
Zamanının çoğunu kitaplarla geçirdiğini aktaran Mızraklı, yaşadığı stresten dolayı artık hiçbir şeye odaklanamadığını sözlerine ekledi.
Eşine uygun ayakkabı bulmak için bizzat başvurduğu firmalardan olumsuz yanıt aldığını dile getiren Hüseyin Mızraklı da ayakkabıların seri üretimle yapıldığını belirterek, “Yetkililerden ve firmalardan engelli kişilerin de kullanabileceği ayakkabıların üretimi için özen göstermelerini bekliyoruz. Sadece eşim değil, buna benzer sorunlar yaşayan insanlar mutlaka vardır.” diye konuştu.
Kaynak: AAEskişehir Mürvet Mızraklı Özel Ayakkabı Postpolio Sendromu kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45
8
Türkiye’den Paris 2024 Paralimpik Oyunları’na Rekor Katılım
Türkiye Paralimpik Milli Takımı, Paris 2024 Paralimpik Oyunları’na 94 isimle rekor sayıda katılım gösterecek.
Engelli sporcuların olimpiyatları (paralimpik oyunları) Fransa’nın başkenti Paris’te 28 Ağustos-8 Eylül tarihlerinde düzenlenecek.
Türkiye’yi organizasyonda temsil edecek görme engelli, bedensel engelli ve özel sporcuların sayısı rekora ulaştı. Tokyo 2020’ye 87 isimle katılan Türkiye, bu kotayı 7 artırdı.
Paralimpik serüveni 1992’de başladı
Türkiye, paralimpik oyunlara ilk kez Barcelona 1994’te tek sporcuyla katıldı.
Atlanta 1996’ya kota alamayan Türkiye, Sydney 2000’de 1, Atina 2004’te 8, Pekin 2008’de 16, Londra 2012’de 67, Rio 2016’da 81 ve Tokyo 2020’de 87 paralimpik sporcuyla oyunlarda yer aldı.
Son 24 yılda 94 kat artış
Türkiye’nin engelli sporcuların yarıştığı en üst seviye paralimpik oyunlarına katılımı son 24 yılda 94 kat arttı.
Engelli sporculara tanınan imkanlar sayesinde Türkiye’nin 2000 yılında 1 olan kota sayısı, 2024’te 94’e yükseldi.
Paralimpik oyunlarda 2004’ten itibaren her organizasyonda kota sayısı artan Türkiye, 2024 Paris’te bu sayıyı yine yükselterek rekor kotaya ulaştı.
15 branşta katılım
Türkiye, oyunlara 15 branşta katılım gösterecek.
Golbol Kadın Milli Takımı, Görme Engelli B1 Erkek Milli Futbol Takımı’nın yanı sıra atıcılık, eskrim, halter, kürek, masa tenisi, atletizm, tenis, triatlon, judo, okçuluk, tekvando, yüzme ve badmintonda toplam 94 milli sporcu kota aldı.
Kadın sporcu sayısı erkekleri geçti
Paris 2024’te kadın milli sporcularının sayısı, erkekleri geçti.
Kadın sporcu sayısının 49 olacağı Paris 2024’te erkek milli sporcular ise 45 isimle madalya mücadelesi verecek.
İki branşta takım kotası
Türkiye, golbol ve futbol branşlarında “takım” olarak Paris 2024’te yer alacak.
Son iki paralimpik şampiyonu Golbol Kadın Milli Takımı’nda 6, Görme Engelli B1 Erkek Milli Futbol Takımı’nda ise 10 kişi bulunacak.
Bireysel branşların bazılarında da karışık, erkekler ve kadınlarda takım müsabakaları yapılacak.
En çok bedensel engelli sporcular kota aldı
Paralimpik Oyunları için en çok kotayı bedensel engelli milli sporcular elde etti.
Bedensel engelli 65, görme engelli 21, özel sporculardan da 8 milli isim, Paris 2024 için vize aldı.
En çok kota atletizmde
Bireysel branşlarda Türkiye’nin en fazla kota aldığı spor dalı 16 milli isimle atletizm oldu.
Atletizmde özel sporcular 7, görme engelli sporcular 5, bedensel engelli milli sporcular 4 kota aldı.
Bu branşı judo (10), okçuluk (9), tekvando (, masa tenisi ( ve atıcılık ( takip etti.
Türk sporcular yüzmede 6, halterde 5, badminton, tenis ve kürekte 2’şer, triatlon ve eskrimde ise 1’er sporcuyla kota aldı.
Madalyalılar yine Paris’te
Tokyo 2020 Paralimpik Oyunları’nda 15 madalya alan Türkiye, bu başarıyı gösteren Golbol Kadın Milli Takımı ve bireyselde 12 sporcusuyla Paris 2024 vizesini elde etti.
Tokyo’da altın madalya alan Golbol Kadın Milli Takımı ile para masa tenisçi Abdullah Öztürk, Paris’te unvanlarını korumaya çalışacak.
Bir önceki oyunlarda madalya alan para masa tenisçilerden Nesim Turan, Ali Öztürk, Kübra Korkut, para okçular Bahattin Hekimoğlu, Öznur Cüre, para yüzücü Sevilay Öztürk, para tekvandocular Mahmut Bozteke, Meryem Betül Çavdar, para atıcı Ayşegül Pehlivanlar, para halterci Besra Duman ve para tekvandocu Recep Çiftçi, Paris 2024’te de yer almaya hak kazandı.
4 binden fazla sporcu mücadele edecek
Paris 2024’te dünyanın dört bir yanından 4 binden fazla bedensel engelli, görme engelli ve özel sporcu madalya arayacak.
Toplam 22 spor dalında yapılacak yarışlarda 542 madalya dağıtılacak Paris 2024 Paralimpik Oyunları’nda okçuluk, atletizm, badminton, görme engelliler futbol, bocce, kano, bisiklet, binicilik, golbol, judo, halter, kürek, atıcılık, oturarak voleybol, yüzme, masa tenisi, tekvando, triatlon, tekerlekli sandalye basketbol, eskrim, ragbi, tekerlekli sandalye tenis branşlarında sporcular başarı kovalayacak.
Kaynak: AAEngelli Sporcular Fransa Paris 2024 Paralimpik Oyunları Türkiye Paralimpik Milli Takımı kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45
9
Samsun’da Engelli Rampası Sorunu
Samsun’da bir apartmanda bulunan ve oldukça dik olan engelli rampası, apartman sakini engelli bireye ecel terleri döktürüyor. Engelli birey, rampadan inip çıkarken zorlandığını ve birçok kez düşerek yaralandığını belirtiyor.
Samsun’da bir apartmanda bulunan ve oldukça dik olan engelli rampası, apartman sakini engelli bireye ecel terleri döktürüyor.
Atakum ilçesi Mevlana Mahallesi Nişantaşı Caddesi üzerinde bulunan 4 katlı bir apartmanın girişine yapılan engelli rampası, engelliler için ‘engel’ teşkil ediyor. Oldukça dik olan rampadan engellilerin inip çıkması neredeyse imkansız. Apartmanda oturan 39 yaşındaki engelli Davut Demirtaş, standart dışı olan rampadan birçok kez düşerek yaralandığını söyledi.
“Yakınlarımın yardımı olmadan inip çıkamıyorum”
Her gün birilerinin yardımıyla rampadan inip çıkabildiğini ifade eden Davut Demirtaş, “2011 yılında kaza sonucu omurilik felci oldum. Sandalyeye bağlı kaldım. Apartmanımızın engelli rampası çok dik yapılmış. Bu rampada çok zorlanıyorum. Yakınlarımın yardımı olmadan inip çıkamıyorum. Normalde bu rampanın aparat ile yapılması gerekiyor. Standart dışı yapılmış. Projede olmasına rağmen sesimi bir türlü duyuramadım” dedi.
“7 kere düştüm”
Rampada birçok kez kaza geçirdiğini anlatan Demirtaş, “Bu binaya taşınalı 2 yıl oldu. 3 kere akülü sandalyeyle, 4 kere de manuel sandalye ile düştüm. Burada 13 daire var. Bir kişi bile imza vermediği sürece bu rampayı kendime göre yaptıramıyorum. İmza toplamaya kalktım 6 kişi verdi, gerisi vermedi. Görüntü kirliliği oluyormuş. Masrafı çok oluyormuş. İlgilenen yok” diye konuştu.
Site yönetimi ise bu problem ile ilgileneceklerini bildirdi.
Kaynak: İhlas Haber AjansıDavut Demirtaş Engelli Birey Engelli Rampası Samsun kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45
10
Engelli Bireylerden Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne Ücretsiz Ulaşım Tepkisi!
Bursa’da yaşayan engelli bireyler, toplu taşımada yaşlılara tanınan sınırsız biniş hakkının kendilerine de sağlanmasını istedi.
BURULAŞ, yaşlılara sağlanan sınırlı biniş hakkının sınırsıza çevrildiğini duyurmuştu.
Söz konusu gelişme üzerine BURULAŞ’a ulaşan vatandaş, engellilere neden ücretsiz ulaşım sağlanmadığını sordu.
BURULAŞ ise vatandaşa şu yanıtı verdi:
“Değerli yolcumuz başvurunuz sonuçlanmıştır. 65 yaş üstü vatandaşlarımız için uyguladığımız sınırsız biniş hakkı uygulamasının esas sebebi, emekli maaşlarının ortalamanın çok altında kalması ve vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerine ulaşabilmeleri için toplu taşıma araçlarını kullanabilmeleridir. Engelli yolcularımızla ile ilgili şuan için güncellenmenin olmadığını belirtmek ister, talebinizi ilgili iş birimimize ilettiğimizi bilgilerinize sunar anlayışınız için teşekkür ederiz.”
Engelli bireyler, “Engelliler sanki yüksek maaş mı alıyorlar da emekliler ile maaşını kıyaslıyorlar.” diyerek tepki gösterdi.
Kaynak: bursahakimiyet.com.trBursa Büyükşehir Belediyesi BURULAŞ Engelli Bireyler Ücretsiz Ulaşım kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45
|