*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: Kayseri Engelliler ve Aileleri Derneği' nin Simgesidir MENEKŞE !  (Okunma sayısı 2512 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • öMeR
  • Administrator
  • Hero Member
  • *****
  • İleti: 18908
  • SiTe YöNeTiCiSi
    • www.kayseriengellilerdernegi.com
Kayseri Engelliler ve Aileleri Derneği' nin Simgesidir MENEKŞE !



Menekşe alçak gönüllülüğü ifade eder. Dile gelir menekşe... "Sana
Sadık Kalacağım" der. Kırların özgür çiçeğidir MENEKŞE, Gözü
yaşlı, boynu bükük, hüzünlü çehrelerin çiçeğidir MENEKŞE.
Derneğimizin Rozetidir MENEKŞE!...
Cömertlik, ALLAH' ın en büyük vasfıdır. Cömertlik, cennette biten bir
ağaçtır Cennete ancak cömert girer, Cömert olan kişi, ALLAH' a
yakındır, insanlara yakındır Cennete de yakındır...

" Sadakayı erken verin, Çünkü bela SADAKAyı geçemez"

Gönül ve Gönüllülüğün Farkında Olmak

Bir yönetim kurulu toplantımızı daha geride bıraktık. Elleri yetebildiğince "Kimse Yok mu?" diyen her sese
"Bizde Varız" diyen, başta Derneğimiz Başkanı Sn Ömer YAZICI'ya, Yönetim Kurulu üyelerine ve siz değerli
gönül dostlarımıza teşekkür ederiz. Ancak, gönül dostlarımızla, "Gönüllülük Esas"ı üzerine bir kaç satır
paylaşmak, yapılan işin anlam ve ehemniyeti bakımından önemli...

Her yaratılmışı bir donanım ile yaratan, yarattığı her şeye, bir güzellik, özellik vermiştir. Ancak yaratılmışların
en şereflisi ve en üstünü insandır. Yarattığı her insanı farklı esma veya karakterlerde yaratan Allah (CC), bu
farklılığın bir gereği olarak insanları birbirlerine de muhtaç yaratmıştır. Mesnevi de Hz Mevlana bunu çok güzel bir
kıssa ile ifade buyurmuşlardır;

Padişahın biri, aç olan halka erzak dağıtır, kimine su, kimine ekmek, kimine yumurta, kimine tuz, kimine domates
ve biber. Bir süre sonra her kişi, diğerinin elindekilere göz diker. Öyle ya katığı olanın ekmeği, ekmeği olanın
katığı yoktur, hatta kiminde sadece tuz veya su vardır. Bir arbede başlamıştır halk arasında. Ta ki içlerinden
akıllı bir ademoğlu çıkana kadar; "Durun! Elimizdekileri bir harman yapalım, hepimiz hepimizin azığını, katığını
paylaşalım." Halk benimsemiş bu fikri, hep beraber menemen yapmışlardır. Sonuçta herkesin karnı doymuş,
mutlu olmuştur. Bu durum padişahın kulağına gitmiş ve derhal akıllı ademoğlunu huzuruna çağırıp kendisine
vezir yapmıştır.

Burada Hz Mevlana, Allah'ı (CC) padişah olarak, padişahın vezir yaptığı zatı veli kulu, halkı da dayanışma ve
sosyalleşme olarak teşbih etmiştirler. Bizler, birbirlerinden farklı fıtrat veya esmalar da yaratılmış olsak da,
birbirimize muhtaç olarak yaratılmışızdır. Bu kıssa da bu durum gayet net bir biçimde izah edilmiş, bizlerin
aslında birbirimizin kimsesi olduğunu anlatmışlardır.

Büyüklerimizin de dediği gibi; "Kulun kula yardımı, Allah'ın (CC) kullarına tebessümüdür " Her kim ki,
kimsesizlerin kimsesi olan Allah'ın (CC) tebessümüne vesile olur, Allah (CC) o kulunun yolunu açar. Çünkü lütfü
keremi bol olan Allah (CC) tebessümü çok sever. Dolayısiyle, bizler yardımcı olmaya çalışırken, aslında bir
manada kendimize yardımcı oluyoruz. Buna gönül veren ve gönüllü olan herkesten Allah (CC) razı olsun, ancak
buna vesile olmak için hayatlarını zorluk ve yokluklar içerisinde geçiren insanlardan da...

Allah'ın Tebessümüne vesile olmak en önemlisi tartışmasız, ancak bir de gönüllülük esasında başka bir anlam
daha var ki, anlamı ve adı isminin içerisinde gizli. Gönüllülük, öyle bir mecrayı doyuma ulaştırır ki, Allah'ın
sığabildiği tek yerdir gönül. Gönülün, nasıl bir mecra olduğunu anlatmak için bir kaç kıssa...

Şems Tebrizi'ye bir gün sorarlar, bu kadar güzel sözleri nasıl aklına getirdiğini, "Rava kalbi an Rabbi"
(Rabbimin verdiği gönülle, rabbimden gönlüme gelenle söylerim) diyerek durumu özetlemiştir. Allah'ın kullarıyla
muhatap olduğu, söyleştiği tek mecradır gönül...

Miraç günü, HzPeygamberimizle(sav) belli bir makama kadar ilerleyen Hz Cebrail, "Ben buradan sonra gelemem
ey Allah'ın Resulü" dediği o makama kadar akılla, bilgiyle gelmiştir. O makamdan ötesi için, aşk yani gönül
gerekliydi. Miraç öncesi Hz Resulün göğsü açılmış ve kalbi arındırılmıştı. Buradan da anlıyoruz ki, gönül
insanda en üst mertebe ve makamdır.

Son kıssamızda, üstad Necip Fazıl'dan. Üstada bir gün sormuşlar, "Allah (CC) isterse, iğne deliğinden deveyi
geçirir mi?" Hiç düşünmeden "evet" demişlerdir, "Peki iğnenin deliğini mi büyütür, yoksa deveyi mi küçültür?",
üstad; "ne deliği büyütür, ne deveyi küçültür, her gökyüzüne bakışında, mercimek tanesi büyüklüğündeki göz
bebeklerinden, Güneş'i, Ay'ı, yıldızları vızır vızır geçirdiği gibi geçirir" demişlerdir...

Aklımıza sığmayanları sığdıran, gönlün de açlıkları, istekleri vardır. Nasıl ki, yaşamak için avuç içi kadar azığa,
bir kaç yudum suya ve nefes almaya ihtiyacımız varsa, Allah'ın sığabildiği o çok büyük derya olan gönlümüzün de
ihtiyaçları vardır. Üşüdüğünde, hasta olduğunda, evinde azık bulamadığında, başarılı olmasına rağmen
okuyamadığında, "Kimse Yok mu Allah'ım üzerimize sıcak battaniye versin "Kimse Yok mu Allah'ım hastalığımıza
şifa, ilaç olsun, Kimse Yok mu Allah'ım bana burs versin" dediği noktada "Bizde Varız" diyebiliyorsak, gönül
mutmaindir. Gönül ancak yardımlaşarak doyar, gönül ancak Allah'ın (CC) tebessümüne vesile olarak tatmin olur.
Bu gün kimsesizlerin kimsesi oluyorsak, "Bizde Varız" diyebiliyorsak, sizlerin gönülleriyle diyebiliyoruz.
Allah (CC) hepinizden ve tüm GÖNÜLLÜLERDEN razı olsun ve yollarını açık etsin.Yazımızı Hz Mevlana'ın güzel
sözüyle sırlamak isteriz inşaallah;

"Varlık yoklukta görülür. Zenginin cömertliği yoksul varsa anlaşılır" (Mesnevi)

Engelsiz Bir Dünya için  Bizde VARIZ.NeT>>>>>>>>>>MeLLeSeFeRi <<<<<<<<< öMeR

Kayseri Engelliler ve Aileleri Derneği Hakkındaki Tüm Soru istek ve Görüşleriniz için


kayseri de Bir ilk Kiralık Akülü Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Tekerlekli Sandalye Kayseri de Kiralık Çocuk Tekerlekli Sandalyesi 0544 716 20 45